Geçtiğimiz günlerde Ankara Çayyolu'nda meydana gelen vahşet karşısında hepimizin kanı donmuştu. İstek parça yüzünden darp edilen müzisyen Onur Şener'in ölümü hepimizi derinden etkilerken, son olarak Şener'in babasından yürek yakan bir açıklama geldi. Şener'in kızına olan aşkından bahseden acılı baba 'Tahammül edilmesi imkansız bir acı' diye yaşadıklarını aktarmaya çalıştı. İşte detaylar!

Sosyal Medyada Gündem Olan ve "Bilecikli Targeryan" Olarak Anılan Melek Mızrak Subaşı: "Cumhuriyet Kadınlarının..." Sosyal Medyada Gündem Olan ve "Bilecikli Targeryan" Olarak Anılan Melek Mızrak Subaşı: "Cumhuriyet Kadınlarının..."

Kızı Babası Olmadan Birkaç Gün Bile Geçiremez

2 Ekim gecesi Ankara Çayyolu'nda 'Casetta' isimli barda, müşterilerden gelen bir istek parçayı bilmediğini söyleyen ve bu yüzden vahşice darp edilerek katledilen Onur Şener'in babası ilk kez konuştu. ‘Tahammül edilmesi imkansız bir acı’ diyen baba, ‘Dünya tatlısı bir insanı kaybettim. O benim oğlumdu, sırdaşımdı, yoldaşımdı. Acım çok büyük. Kızıyla birbirlerine aşıklardı. Kızı babası olmadan birkaç gün bile geçiremezdi…’ ifadelerini kullandı.

Olayın ardından darp olayına karıştıkları tespit edilen şüpheli Semih Soyalp'ın iş akdi, çalışmış olduğu Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ) tarafından feshedildi. Aynı şekilde cinayet suçuyla tutuklanan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nda iş müfettişi olan İlker Karakaş ve Ali Gündüz de, görevlerinden uzaklaştırılmışlardı.

Görgü Tanığı Tüm Olanları Aktardı

Cumhuriyet Savcısı Şahin Kaplan’ın talimatıyla P.T.'ye canlı teşhis işlemi yaptırıldı. P.T., elinde 1 numara bulunan şüpheli Soyalp, 4 numara bulunan şahsın da Karakaş olduğunu teşhis ederken “Kesin ve net teşhis ediyorum” ifadelerini kullandı. Olayın görgü tanığı olan P.T.'nin aktardıkları ise yaşanan vahşeti açıkça ortaya serdi. “O gece Onur programı bitirdikten sonra arkadaşlarıyla tekrar sahneye çıktı. Kendi aramızda kutlama yapacaktık. Zanlıların olduğu grup şarkı istedi, Onur da programın bittiğini, mekândan ayrılmaları gerektiğini söyledi. Ancak 5 kişilik grup ısrar edince tartışma çıktı. Personel araya girerek masadaki grubu dışarı çıkardı. Biz gece sonunda mekândan çıktığımızda grubun beklediğini gördük. Saat 02.30 sıralarıydı. Yine tartıştılar, arbede çıktı, 5 şahıs da Onur’u darp etmeye başladı. Şahıs, benim kolumu tuttu ve sıkmaya başladı, bir yandan da ‘Kadına el kalkmaz’ diyerek kolumu sıkmaya devam etti. Saçımı çekti, yanımdan uzaklaşmaya çalışırken tişörtünden tuttum ve beyaz tişörtü yırtıldı. Onur’un yerde yattığını gördüm. Başında bir bayan vardı. Onur’un boynuna doğru bir bez parçasıyla bastırıyordu. Bu bayandan sonra Onur’un boynuna ben tampon yapmaya başladım. Gözleri açıktı ama bilinci kapalıydı. Sürekli boynundan kan akıyordu. Çenesi kasılmaya başladı. Çenesini açıp dilini kurtardım. Bir yandan da çevredeki insanlara ‘Yardım edin, ambulans çağırın’ diye bağırıyordum. Onur’un boynunda, kafasının arkasında, ağzının kenarında kesikler vardı, kan akıyordu. Çok fazla kan kaybetmişti. Onur’a ve bana saldıran eşkal bilgilerini verdiğim 5 şahıstan davacı ve şikâyetçiyim.” dedi.